Developed by JoomVision.com

Aydın ALP Aydın ALP

Aşkla Vurulan

PDFYazdıre-Posta

.........

Ön Kapak Eser Hakkında

Yazar : Aydın ALP

Yayıncı:Cem Yayın Evi

Baskı: Ağustos 1996, İstanbul

ISBN : 975-406-577-2


Seçme Şiirler

1) Küçük ve Mavi...

lavlardan doğdum, göğe ağdım
yeryüzüne yağdım ,sular oldum
amip'ten homosapiens'e evrilen bendim
havva bir içim suydu, gül diktim toprağına
kabillere lanet olsun
lanet olsun ölüme ve cinayete
ben yaşama çağrılıydım ve en güzeldim...

-küçük ve mavi, bir gezegende yaşıyorum
ülkem dünyadır benim
anadolu’dan şöyle bir uzatsam ayaklarımı
kutuplarda donacak …

------------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------

benden başka
kimse bilmez kaç kez doğup kaç kez öldüğümü
küçük insanlar arasında büyük kahkahalar atan benim
irkilirler... şaşırırlar...sonra
sonra kaplumbağalar, kaplumbağaca yaşar
zin’in büyük aşkı 'meme alan' olsam ne yazar
hem kaplumbağalar hep kabuğunda yaşar…

2) Mardinkapl Şen Olmaz Artık

hey, marmara
diyarbakır’da  kıyametler kopuyor
duymuyorsun
hey,marmara
arzular riva’da  kalsın
yüreğim diyarbakır’da...

hey, marmara
alacağın olsun
dalgaların ulaştırmıyor felaketimizi kıyılara
diyarbakır’daysa vurulan vurulana...

mardinkapı şen değil artık
dibi değirmen değil
ölüm yağdırılıyor insanların üstüne
inanılır gibi  değil…

3) O

ölüm ürpertiyor gece yarılarında bu kenti
gorilleri korkularla adım adım
diyarbekir’in ıssız bir saati
heeeeey
onlardan başka kim olabilir sokaklarda
ben varım
atılabilecek en büyük nârâya dünden hazır…

…………………………………………….
…………………………………………….

akşam üzeri suladığım bir hüzün bu
reyhan olacaktı tabi
reyhan kokuyor
doruklarda rüzgâra karşı
alnı ateşler içinde
o
yaralı bir coşku
o
o...o...o...o...o...
dünyada yankılanan soluğum
biji...yaşasın... viva
kanayan esmerliğimin ruhunu taşıyor…

4) Hazar ve Anılar ve Adalardaki Martı Ölüleri

hazar belası sürüyor hâlâ…

güzel kızlar anımsamak gibi bir şey
hazar’ın kıyısında yürüyor olmak
sevişirken elleri üşüyen asuman’ı örneğin
müge’nin de bacakları üşüyordu hayret bir şey
arzu’ysa tanıdığım bir hintli olarak kalsın
sevda’ysa umarım yitirmez
parmaklarımın dudaklarına taşıdığı esintiyi
bir daha görür müyüm bilmiyorum
ve hep çileklerin ortasında
şalvarıyla anımsayacağım bilge’yi
ve ilknur’u ve nilgün’ü ve nurten’i
ve söyleyemediklerimi…

gariban aynur’sa,  güzelim aynur’sa, o şimdi uzaklarda
yüzüğümüz kalbime takılı duruyor hâlâ
bir ona bağlanmıştım başka hiç
anılar… martı cesetleri kadar böyle kahredici…

hazar
bütün kadınlar için ağlamak istiyorum
ben bütün sevdiklerimi bağışlıyorum
bütün sevenlerim de bağışlasın beni
hazar…hazar
gözyaşları inceliğinde bir hüzün kavuruyor yüreğimi

hazar
ne olur sen de kirlenme
içimi bir sana açabiliyorum hazar
yüreğime  gömülü bu güzel kızlara
kendimden başka verecek bir şeyim daha olmalı
hazar…hazar
neyim var ki
neyim var ki verecek
bu yaralı yüreğim ve şarkılarımdan başka…

5) Aşkla Vurulan

allahın belası şiir, nerden  kaptırdım yakamı sana
senin düzenin için düzensiz yaşamaktan bıktım
kaldırmıyor artık kalbim aşkları
bu yorgun bedenim kavgaları
belleğimi tahrip eden alkol olmaz olsun

normal insanlar gibi yaşamak isterdim
evim… arabam…eşim... çocuklarım
küçük kaygılar içinde bencil ve ahmak
ve mutlu  olmak isterdim

allahın belası şiir, bula bula beni mi buldun
hep sevdim insanları, hep insanlar için
kalbim hep senli ve bir bakıma yalnız
hüzün ordularının postalları altında
herkesin özgürlüğü için acı çekiyor
ve asla pes etmek bilmiyor ve her molada
her gördüğü güzelin peşi sıra
olsun
ben duygusal bir adamım, vurulacaksam
aşk için aşkla vurulayım…


6) Sıkıysa Olma

eskiden ağlamasını bilirdim
yitirdim gözyaşlarımı ...

yağmurlar kadar serinletici ve çok
yitirdim gözyaşlarımı…

ülkem, korku filmi setine dönüştürülmüş
ve ne yazık ki oynanan bir oyun değil…

ah, ya ahmak olsaydım ya da turist
ikisi de değil
yağmurlar kadar serinletici ve çok
yitirdim gözyaşlarımı...

ne kaldı küçük insan olmaktan başka
ne kaldı
ASLA
AYDIN ALP için ASLA
anılar öyle adamakıllı bir sağanak
kalbimin otağında
yıkar mehtabını kıyılar boyunca
sıkıysa AYDIN ALP olma...

7) Hüzün... Uçsuz Bucaksız

aşklardan ve akşamlardan kalma bir şair ne yapar
aşkları ve akşamları tanımamış insanlar arasında
aşklardan ve akşamlardan kalma bir şair sahi ne yapar
yüreği üniformalı insanlar ortasında
kahrolmaktan, kahrolmaktan başka...

hey dünya
bazen
sevgilinin gözleri kadar güzelsin dünya
bazen
ne kadar acımasızsın
bazen,ne kadar gözü kara
bu öldürümler kurutuyor kalbimi
kalbimi, bu öldürümler allahsız dünya...

üstelik sevgili de kalkıp gidiyor
üstelik sevgili de beni bir başına bırakıyor
şimdi kalbim
yakılan köylerimiz kadar çaresiz
şimdi kalbim
öyle dipsiz bir hüzün
uçsuz bucaksız...

8) Bir Kara Çocuğunun Denizde Yazdığı Şiir

sevgiliyi az evvel yolculadım
üsküdar'dan eminönü’ne gidiyorum
kulağımda akşamdan kalma aşk fısıltıları
hüzün bile söndüremiyor içimdeki ateşi
alacağın olsun şile
keşke hüseyin’le geldiğimiz yıl dümdüz etseydik seni
böylece kaptırmazdım sana güzelimi...

hüznümün balığı andırır bir kokusu mu var ki
vapurda, güvertede
martılar dönüp duruyor ayaklarımı uzattığım yerde
hey şile
kızkulesi tanığım olsun
mutlak geleceğim
tipik bir diyarbekirlinin ateşliliğiyle…

9) Ve Kimliğim Yeniden

ölümüne hüzünlüyüm bu aralar
sevgilim uzaklarda
dokunsalar gözyaşı oluyorum...

ve kalbime dokunan dokunana
ah kadınlar,kadınlar
insanı saptıracak kertede ayartıcı
alev teninde kıvılcımlı şaraplar
ve ben kana kana…

ben böyle leylak kokuları içindeyken
aşka durmuş, aşk şarkıları söylerken
ardımda yeniden ayak sesleri
telefonumda garip vızıltılar
posta kutum boşaltılıyor gündüz ortası
bütün merhabalarıma el konuyor
ve evim yoklanıyor şafak öncesinde
ve kimliğim yeniden gündemde
o asla değişmeyen leylaklar hüznü
ölümsüz esmerliğim sorgulanıyor
sert rüzgarlar esiyor yüreğimde
ve kimliğim yeniden...

10) Yürekte Taşınan…

şoven bir iklimde zarif bir kuş
nereye kadar uçabilir…

ölüm, senden büyük yaşadım
acılarım, aşklarım ve yoksunluklarımla…

ölüm, sana büyük geleceğim
yüreğimde taşınan hayat adına…

Green Blue Orange Back to Top